
Türk edebiyatının usta ve önde gelen ismi Selim İleri’nin fırtınalı düzyazı serüveni, Türk resminin usta ressamı Ali Kotan’ın fırçasıyla, tablolara dönüştü. Ali Kotan’ın tablolarını ise usta yazar Selim İleri de, özel kısa metinlerle yorumladı.
İki büyük sanatçının birbirlerinin eserlerinden ilham alarak Folkart Gallery için, üç yıl önce hazırlamaya başladığı sergi ziyarete açıldı.
Folkart Gallery, yeni, iddialı bir sergiye ev sahipliği yapmaya başladı. Türk edebiyatının usta, değerli ismi yazar, senarist ve eleştirmen Selim İleri’nin düzyazı serüveninden yansıyanlar ile usta ressam Ali Kotan’ın, İleri’den esinlendiği eserleri Folkart Gallery’de Gece Sirenleri isimli sergide buluştu. Sergide 85 eser yer alıyor. Folkart Gallery’de düzenlenen açılış törenine İzmir iş dünyasının seçkin davetlileri katıldı.
Açılış töreninde konuşan Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, “Selim İleri’nin yazı serüveni, Ali Kotan’ın fırçasıyla tablolara dönüştü. Ali Kotan’ın tabloları ise Selim İleri’nin sözcükleriyle yeniden hayat buldu. Birlikte bu kadar değerli bir projeye, ortak imza attıkları için, Selim İleri ve Ali Kotan’a Folkart adına şükranlarımı sunuyorum” dedi.
SANCAK: “SANATA DESTEĞİMİZ SÜRECEK”
Sancak, “Biz İzmir’in yakın gelecekte, Akdeniz’in Kültür-Sanat başkentlerinden biri olabileceğine inanıyoruz. Bu geleceğe katkı verme gayretindeyiz. Folkart adında onur duyarak taşıdığı ‘sanat’ alanına yatırım yapıyor. Kurumsal sosyal sorumluluk anlayışının temeline, ‘SANATI’ yerleştirerek, doğru olanı yapıyor. Vizyonumuz, İzmir’in vizyonuyla bütünleşiyor. Kültür ve Sanata verdiğimiz ciddi katkılar, hem galerimizle, hem Folkart Akademi ile sürecektir” diye konuştu.
HIZLAN: “FOLKART GALLERY ÖNCÜLÜK YAPIYOR”
Folkart Gallery Danışma Kurulu Başkanı Gazeteci-Yazar Doğan Hızlan, serginin sanatın iki farklı disiplinini biraraya getirdiğine dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Folkart Gallery’nin daha önce de yaptığı bu özgün çalışmaların, galerinin kimliğinde önemli bir yer aldığını belirtmeliyim. Folkart Gallery’nin bu tip çalışmaları hem uluslararası düzeyde olup hem de öncü çalışmalardır. Aynı zamanda da bu çalışmalar bir galerinin sanat hayatındaki sorumluluklarını da nasıl algıladığını ve de bu sorumlulukları nasıl hakkıyla yerine getirdiğini göstermesi açısından çok önemlidir.”
Yazar, senarist ve eleştirmen Selim İleri ise, böyle bir sergide ressam Ali Kotan ile birlikte bulunmaktan büyük bir mutluluk duyduğunu söyledi. İzmir’i çok sevdiğini dile getiren Selim İleri, İzmirlilerin sanata olan ilgisinin geçmişten günümüze her zaman için dikkat çektiğini belirtti.
Ressam Ali Kotan da, serginin hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür etti. Sanatın iki farklı dalının aynı çatı altında buluşmasının kendisini en çok heyecanlandıran noktalardan birisi olduğunu kaydeden Kotan, Selim İleri ile birlikte böyle bir sergide yer almaktan gurur duyduğunu ifade etti.
BİRİ YAZAR BİRİ RESSAM
Serginin en değerli özelliklerinden biri, Ali Kotan’ın Selim İleri’nin metinlerinden; Selim İleri’nin de Ali Kotan’ın resimlerinden ilham alarak, karşılıklı etkilenmeyle yarattıkları ortak eserler. Tamamen bir Folkart Gallery prodüksiyonu olarak, Proje Direktörü Fahri Özdemir tarafından çalışmaları yaklaşık 3 yıl önce başlatılan “GECE SİRENLERİ” adlı sergide, sanatın farklı disiplinlerinde üretimde bulunan Selim İleri ve Ali Kotan’ın birbirlerinin eserlerine yönelik betimlemeleri yer alıyor. ‘Gece Sirenleri’ isimli sergi, 18 Ekim 2019 tarihinde ziyarete açıldı. Ücretsiz ziyaret edilebilecek serginin 19 Ocak 2020 tarihine kadar açık kalması planlanıyor. Sergi Pazartesi günleri hariç haftanın 6 günü ziyaret edilebilecek.
GALERİNİN 14. SERGİSİ
Folkart Gallery, 14. sergisi olan ‘Gece Sirenleri’ iki farklı sanat dalının birbiriyle etkileşimine ev sahipliği yapıyor. Sanatseverlerin, iki farklı sanat dalının etkileşimini yakından inceleme ve değerlendirme fırsatı bulacağı sergi için, Selim İleri ve Ali Kotan 3 yılı aşkın süre çalıştı. Sergide 85 eser yer alıyor. Sergi hazırlıkları sırasında Ali Kotan’ın resimleri Selim İleri’ye; Selim İleri’nin metinleri ise Ali Kotan’a emanet edildi. İki usta isim, karşılıklı olarak eserlerde hissettiklerini, gördüklerini, algıladıklarını, kendi sanat dallarında eserleriyle yorumlayarak yansıttılar.
Yazın hayatının çok önemli ismi Selim İleri ile resim sanatının usta fırçası Ali Kotan bu projeyi, ‘metin ve imgenin dünya karşısındaki varlık ve hiçlik kavgası’ olarak betimliyor.
İyi ve güzelden yana imge ve harflerin tanıklığından oluşan sergi, iki sanatçının hayata karşı duruşlarını sergiliyor. İki sanatçının izleyiciyi bambaşka bir farkındalık çizgisine taşıdığı bu ortak sergi; bir bakıma yaşamda çektiğimiz acılarla yüzleşmemizi de sağlıyor.
Sergi, kalem ve fırçanın ortak dansında, içi içine sığmayan, çoşkulu bir hayal gücünün ortaklaşan yoğunluğunu ve saflığın, temizliğin dünyasını temsil ediyor.
-
Bettina Franckenberg, Karanlıkta Işık
- Mine Sanat Galerisi, Yalıkavak Palmarina Bodrum mekanında sanatçı Bettina Franckenberg’in çalışmalarını “Karanlıktaki Işık” başlığı altında sergiliyor.
Bettina Franckenberg’in “Karanlıktaki Işık” başlıklı sergisi 8 Mart - 8 Nisan 2017 tarihleri arasında Mine Sanat Galerisi Yalıkavak Palmarina Bodrum mekanında izlenebilir.
"Karanlıktaki Işık"
“Kosmos ve büyük bir harmoni içindeki yaşam benim ilgi alanım – tüm yaşam basamaklarındaki gelişme ve olgunluk”
Anaerkil mitoloji, insanların ‘dünya nasıl oluştu?’ ve ‘hayatın anlamı nedir?’ sorularına ilk bulunan cevaplardan biridir. O zamanki insanın dünyasında üç biçimli ay tanrıçası, yaşamın çeşitli dönemlerini ve doğanın sürekliliğini simgeler. Benim çalışmalarımda bu mitolojik renkler – beyaz, kırmızı ve siyah – simgesel tasarım öğeleridir. Siyah hilal – veya yeni ay – tanrıçanın yaşlılık dönemini sembolize eder. Baharda, hayatın yeniden oluşumunu ve dönüşümünü sürdürmek için sonbahar ve kışın bütün yaşamı yer altına taşıyan ölüm tanrıçasıdır.
Doğanın sürekliliğinde ölümün devamı yeni bir yaşamdır ve her karanlık dönemi bir ışık, bir umut iҫerir, kosmosun dengesi gibi.
3 Mart 2017 Cuma
-
Zahit Büyükişleyen, Şimdi Kantaron Zamanı
- Zahit Büyükişleyen "Şimdi Kantaron Zamanı" sergisi 23 Eylül - 17 Ekim tarihleri arasında Mine Sanat Galerisi Palmarina Bodrum`da...
Sergimizin açılış kokteyli 23 Eylül 2016, Cuma günü, saat 18:00`de, Mine Sanat Galerisi, Palmarina Bodrum Yalıkavak`taki mekanımızda sanatçımızın da katılımıyla gerçekleşecektir.
Sanat anlayışımı varsıllaştıran ve öznel kılan soyut anlatımlarla kurduğum özgün bağların düşünsel sistemi, bence yaşamla kesişir. Yaşam nedir? Yaşamın anlamı nedir? Ne zaman sorulur bu soru, hangi zamanlarda? Dış görünümümüzün altında bir “ben” olduğunun farkına varıp dünyayı bizimle olan ilişkisi içinde sorgulamaya başladığımızda mı? Daraldığımız, köşeye sıkıştığımız ya da köktenci bir karar verme aşamasında olduğumuz durumlarda mı? Kendi sesimizin yankısını duymaz olduğumuzda mı? Beklenmedik bir anda ölümle yüz yüze geldiğimiz zaman mı?
Yaşam durmadan çözülüp toparlanan ve ikinci kez ele geçmeyen bir oluşsa, onda anlam bulamamaktan korkarız. Her bir yaşam için ayrı anlamlar üretme gereğini duyarız.
Geçmişimizde bizi biz yapan, karmaşık izler, rastlantılar ve insanlar vardır. Anılar kaypaktır, durmadan kaçar gider elimizden…
İnsan kendi yaşamını bile içten değil, dıştan bakarak kavrayabilir, bu yüzden… Acılar çekeriz, yaşamın bizde daha uysal, daha adil davranmasını beklediğimiz zamanlar olur. Başarıyı, huzuru sevilmeyi ve güven duymayı özleriz. Ama ne olursa olsun öykümüz ancak yaşadıktan sonra gerçek bir öyküye dönüşür. Maceramıza asıl ruhumuz, tutkularımız, özlemlerimiz renk ve biçim kazandırır. Geçmişimizi asıl ortaya koyduklarımızın üzerine düşen aydınlık görünür kılar. Ve yaşamın anlamı yahut anlamsızlığı o yaşamın vardığı, ulaştığı sonuçtan gelir.
10 Ekim 2016 Pazartesi